From: |
özcan ýþýklar <ozcanisiklar@gmail.com> |
To: |
Cem Güner <cemguner@mynet.com> |
Subject: |
Re: Bundan Sonra… |
Date: |
Sun, 1 Jan 2012 14:55:49 +0200 |
Dün akşamki senden beklemediğim derken bu aralar için söylenmiş bir sözdü
Adaylık günlerinde konuşma fırsat olsaydı Deniz beyin aylar önce bana aday
olacağım konusunda çok kesin mesaj verdiğini senle paylaşsaydım daha iyi
bir propaganda sistemi yapabilirdik.Benle ilgili düşüncene katılmıyorum
benden başka kimse sana o yaklaşımı göstermezdi bunu bütün kalbimle
söylüyorum.Senin yaptğın en büyük hata belediyenin iç,ne girmendi o daha da
sıkıntılı oldu senin için Sana karşı tavrımda ne ömer ne bir başkası beni
etkileyemez asla kimseyi bu konuda dinlemem kendi kararımı kendim veririm
bunu bilirsin .Yazılar konusunda bence o belediye ve siyaset başlıklarına
da göz at yarın metinin hüseyinin kullanacağı malzeme bırakma .Cem o
yazılardan çok daha önemlisi Abdullahın ve gülnihalin savcıya verdiği
ifadeler gerçi benim belediyede akçalı hiçbir konuda çekindiğim bir şey yok
ömrüm bunca hakketmediğim hiçbir kazanca tenezül etmedim ve evime haram
para getirmedim bana babadan ailemden kalanlar torunlarıma yeter gerçi
param yok ama aileden kalan nmalım bana yeter.Bu açıdan sorun yok ama senin
emniyete ve savcılığa yaptığın o şikayatler de yarın öbür gün birilerine
malzeme olabilir o konuda da bana anlat ve bir şeyler yapıp onlarıda
ortadan kaldıralım .Son olarak sana sunu söylemek istiyorum kardeşim benden
sana sana zarar gelmez bunu hiç unutma Bir büro aça işini yap faturanı kes
anlının akıyla herkeze izah edebileceğimiz işkler yap ben sana bak o zaman
ne imkanlar yaratacağım sen boş ver belediye içinde rütbeyi rütbe öncelikle
iyi ekonomik şartlar iş güç sahibi olmak önce dışarıda etkili olmak tır sen
gücünü nü dışarıda yarattığın değerden al siyasi güç sonra gelir parasız
pulsu hiç bir şey olmaz.Sğn olarak sana şunu söyleyim sende dolmuşa gelme
seni kışkırtanlarda yarın arkanda olmaz kendini kullandırma ve bana sonuna
kadar güven ben adam satmam ve müthiş bir inadım vardır kimse de beni
istemediğim şekle sokamaz sen aklından şunu çıkar ne ömer ne başkası beni
sana karşı etkilemez sen bir iş kuracağım yanımda insanlara ekmek verip iş
verip çalışacağım de ben sana neler yaparım sen bile şasırırsın kimseye ama
kimseye minnet etme kendi değerlerine güven toplum sürekli olumsuzu sevmez
yapıcı oldukça inandığın değerler için yaşadıkça para itibar gelecek
dediğin gibi senin o iş kurma idealin için elimden geleni yaparım am sen o
siteni bir kez daha dikkatle tara ve o adliyeye intikaleden konuları nasıl
bertaraf edersin o konuları onuda düşün benim yapmam gereken bir şey varmı
onuda söyle sen daha iyi biliyorsun (çekindiğim bir şey yok ama)yarın
metine hüseyine malzeme vermemek için bertaraf edilmesi lazım Sana söz
veriyorum ben elimden geleni yapacağım selamlar
1 Ocak 2012 11:05 tarihinde Cem Güner <cemguner@mynet.com> yazdı:
>
> Özcan Abi,
>
> Öncelikle sitedeki yazıları kaldırdım. Gözümden kaçmış olan varsa uyar
> onları da kaldırayım.
>
> Dün akşam yazdıkların üzerinde düşündüm. Kendi açından baktığın zaman
> haklısın. Üslup konusunda dün akşamki mailimde benden beklemediğin bir
> saygı ifadesinin dikkatini çektiğini söylüyorsun. Geçmişte beni devamlı
> olarak dışlıyordun, sırtını dönüyordun ve bu yüzden çok büyük kayıplara
> uğruyordum. Benim çömezlerim bile senin desteğinle yükseliyor, bense ağzım
> bir karış açık onları izlemek zorunda kalıyordum. Senin tercihlerin bu
> şekildeydi. Ve bu tercihler sebebiyle hayatta kaybettiklerimin hırçınlığı
> vardı üzerimde…
>
> Ama saygı konusunda şunu özellikle belirtmek isterim. Ben bu mailleri bir
> Belediye Başkanına değil, baba dostu olan Özcan Abiye hitaben yazıyorum.O
> nedenle birinci tekil şahıs hitabını kullanıyorum. Yoksa toplum içerisinde
> ve resmi platformlarda BAŞKANIM dediğimi ve SİZ şeklinde hitap ettiğimi
> biliyorsun…
>
> Özcan Abi,
>
> Hiçbir anlaşmazlıkta bir taraf yüzde yüz haklı, diğer taraf da yüzde yüz
> haksız değildir. Benim de hatalarım ve yanlışlarım var kabul ediyorum.
>
> Şimdi karşılıklı hataları tartışmaya kalkarsak içinden çıkamayız. Ben
> kendi yanlışlarımın farkındayım. Zannediyorum sen de kendi açından benimle
> ilgili hatalarının farkındasın.
>
> Sana bir şey itiraf edeyim. Aday adaylığı döneminde benim gönlüm Selamiden
> yanaydı. Çok yakın arkadaş olmama rağmen Yavuz Abiyi bile ikinci tercih
> olarak düşünüyordum kendim için. Yılmaz Kandemir üçüncü, sen de son
> tercihimdin.
>
> Sebeplerine gelince; o dönem hayattaki tek amacım Hüseyin ve
> Metin’den intikam almaktı. Saldırganlığıyla onları en iyi Selami
> devirir diye düşündüğüm için Onu destekliyordum. Ayrıca, biliyorsun
> Selamiyle barıştığımız dönem benimle işbirliğine girmişti. Bana sırtını
> dönmekten vazgeçmişti. Yavuz Abiyi çok yakın olduğum için ikinci sıraya
> koymuştum. Yılmaz Kandemir de beni sever (hala sever) ve bana sırtını
> dönmez diye düşünmüştüm. Ama sen benim için en son sıradaydın. Aday olarak
> tercih edildiğini duyunca üzüldüm. Üzülmemin de tek bir sebebi vardı.
> ..Özcan Işıklar, beni sokakta gördüğü yerde elimi sıkar, hatırımı sorar,
> sonra sırtını döner gider. İşbirliğini başkalarıyla yapar.. diye
> düşünüyordum.
>
> Sonra bu kanaatimin maalesef defalarca doğru çıktığını bir kez daha gördüm.
>
> Öyle veya böyle oldu; ama hatalarla ama doğrularla geçmiş geçmişte kaldı.
> Bugüne dönüp bakacak olursak ve beyaz bir sayfa açalım diye düşünürsek;
> benim artık belediyede bir görev vb beklentim olamaz. Ancak Silivride
> yerel medya konusunda çok aktif çalışan bir insanım. Ve açık söylüyorum en
> büyük hayalim de Metin Karakaş ve Hüseyin Turana karşı seni mümkün
> olabildiğince var gücümle destekleyebilmek.
>
> İşimi biraz büyütmeyi ve küçük bir ofis açmayı düşünüyorum. Orada mevcut
> dergim ve iki ayrı internet sitemin faaliyetlerinin haricinde kişi ve
> kuruluşlara tanıtım hizmetleri de vermeyi planlıyorum.
>
> Artık günümüzdeki en etkili propaganda yöntemi Facebook üzerinden yapılan
> sesli ve görüntülü (VTR) propaganda. Yerel gazetelerin hiçbirisi evlerin
> içine giremiyor. Ancak istisnasız Silivrideki her evde en az bir Facebook
> kullanıcı var. Ve sesli-görüntülü (VTR) iletişimin toplum üzerindeki ikna
> gücünü aşabilecek bir yöntem yok dünyada…
>
> Hürhaber dahil olmak üzere yerel gazetelerin manşetlerinden sadece küçük
> bir kesimin haberi olurken Facebookta paylaşılan bir video ortalığı ayağa
> kaldırabiliyor…
>
> Ben kendi payıma hatalarımın farkındayım. Bana dün akşam yazdığın mailde
> …seni bir memleket çocuğu olarak görmek, babalık ağabeylik etmek…
> demişsin. Ona bakarsan benim de seni …yıllardır tanıdığım, baba dostu
> bir ağabeyim belediye başkanı olmuş, Ona karşı kardeşlik görevlerimi
> yerine getirmek… diye görmem gerekiyor… Doğrusu budur…
>
> Şimdiye kadar birbirimize bu şekilde bakamamamızın arkasında biraz da
> üçüncü kişiler var aslında. Ömer Çetin, İlhan Uygun vb. kişiler. Bu
> kişiler senin üzerinde çok etkiliydi. Bana sırtını dönmenin, beni
> dışlamanın, benimle işbirliği kapılarını kapatmanın çok doğru bir şey
> olduğunu sana işleyip durdular.
>
> Ömerinki biraz duygusal biraz da stratejikti. Çünkü Ömer, güç odağına,
> yani sana kendisinden daha fazla kaktı sağlayan insanları sevmez ve hemen
> uzaklaştırmak ister. Seni benden uzak tutmaktaki amacı buydu…
>
> İlhana gelince… O adam tam bir strateji uzmanı… Benim sana tam
> kapasite destek vermem durumunda kendisine gram ihtiyacının kalmayacağını
> çok iyi biliyor…
>
> Rakiplerin de (Metin ve Selami) seni bu konuda alkışladı, çünkü sana
> destek vermemi istemiyorlardı…
>
> SONUÇ OLARAK ŞURAYA GELMEK İSTİYORUM: SENİN KÜÇÜĞÜNÜM, O NEDENLE ATMAM
> GEREKEN ADIMLARI ATTIM VE SENİN GÖZLERİNİN İÇİNE BAKIYORUM…
>
> Bildiğim kadarıyla Yılmaz Abi yarın Yusuf Bey ile görüşerek benim elimdeki
> size katkı sağlama olanaklarımın arttırılması için bir çalışma yürütecek.
> Lütfen bu çalışmaya destek ver.
>
> Tekrar ve altını çizerek söylüyorum: şu durumda benim en büyük hayalim,
> Metin Karakaş, Hüseyin Turan ve hatta Tülay Kaynarcaya karşı sana mümkün
> olduğu kadar fazla destek vererek Silivri kamuoyu nezdinde çok başarılı
> bir belediye başkanı olarak algılanmanı sağlamak.
>
> Benim menfaatlerim de bunu gerektiriyor zaten…
>
> Lütfen bana bunu başarabilme şansı ver…
>
> Düşmanları daha fazla sevindirmeyelim.